Christopher Anderson
Capitolio
Capitolio, New York belgesel fotoğrafçısı Christopher Anderson’un, William
Klein’ın New York (1954-55) ve Robert Frank’in The Americans (1958) gibi bu
tür daha önceki projelerin geleneğinde, modern Karakas’ın (Venezüella) baştan
sona büyük değişikliğinin sinematik yolculuğudur. Kitap, genel huzursu-zluğun
baskısı altında altüst olan ve kargaşası büyük ölçüde Batı medyası tarafından
konu edilmeyen bir şehir ve bir ülkenin, bugünün en iyi belgesel fotoğrafçılardan
biri tarafından, şiirsel ve siyasallaşmış görüntüsünü sergiler. Bu tür rahatsız edici
durumlara yabancı olmayan (Hizbullah ve İsrail arasındaki 2006 çatışmasını
başlangıcından itibaren izleyerek bilgi veren) Anderson şiddetin ve duygusalın
karmakarışık biçimde birbirine karıştığı ülkenin mevcut uyuşmazlıklarını işaret
eder. Anderson bu kitabın başlığının ayrıntılarına girdiğinde" 'capitolio'
kelimesinin hükümetin bulunduğu kubbeli binayı kastettiğini" yazar; "Burası,
Venezuella Karakas şehri, bizzat mecazi bir capitolio binası. Çatlaklar boyunca
büyüyen orman ile çürüyen modernist mimari bu binanın duvarları, Başkan
Hugo Chavez'in 'devrim' dediği - ki içinde insanlık dramının olduğu şiddet içeren
sokakları koridorları olmaktadır."
Özgeçmiş:
Christopher Anderson (1970) Kanada’da doğdu ve babasının vaiz olduğu
Teksas’da büyüdü. Fotoğraf hayatı film geliştirme ve fotoğra-fları basmayı
öğrendiği Dallas Morning News’ün fotoğraf laboratuarında başladı. 1993’de
Christopher küçük bir Colorado gazetesi için kadrolu fotoğrafçı olarak işe
başladı. Eleman olarak çalışma fikrinden asla memnun olmayarak gazeteyi
1995’de bıraktı ve serbest çalışmalar yapmaya başladı. 1996’da, U.S. News
and World Report için sözleşmeli fotoğrafçı olarak çalışmaya başladı ve
Rusya ekonomik krizinin etkileri, Pakistandaki Afgan mültecilerinin durumu ve
daha güncel olarak Bolivya’da Evo Morales’in seçilmesi gibi sosyal konuları
belgelemeye başladı. Fotoğrafları ilk olarak 1999’da, deniz yoluyla Amerikaya
gitmeye çalışan Haitili mültecilerle birlikte el yapımı ahşap bir tekneye
bindiğinde tanındı. Belive in God adlı tekne Karayiplerde battı. Bu yolculuktan
görseller 2000 yılında Robert Capa altın madalyasını kazanacaktı. O görseller
ayrıca onun “deneyimsel belgesel” olarak atfettiği duygu yüklü stilin de ortaya
çıkışını işaret edecekti. Christopher Anderson Magnum Photos’un bir üyesi ve
halihazırda New York Maga-zine’nin ilk misafir fotoğrafçısıdır.